Özel Bilirkişi Raporu Nedir ?

Teknik Uzman Mütaalası / Uzman Görüşü yada bazı tanımlarara göre Özel bilirkişi raporu;  adli davaların soruşturma / kovuşturma aşamalarında veya herhangi bir konu üzerinde yaşanan görüş ayrılıkları ve itilafların giderilmesi için talep edilen, konun teknik yeterliliğe sahip bir kişi veya kurum tarafından incelenmesi sonucu elde edilen tespitlerin oluşturduğu bir rapor olarak kısaca tanımlanabilir.

Kısaca uzman görüşü olarak da adlandırılan bu çalışma, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) madde 293. ve 5271 sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) 67. madde göre adli makamlarca delil olarak kabul edilmektedir.

Uzman görüşü kapsam ve hazırlanış bakımında teknik bilirkişi raporu ile birebir örtüşmektedir. Hatta çoğu zaman teknik uzman görüşleri tarafların özel taleplerine de cevap verebildiği için daha kapsamlı olmaktadır.

UZMAN MÜTALAASI VE BİLİRKİŞİ RAPORU ARASINDAKİ FARK VAR MIDIR ?

Uzman Mütalaası ve Bilirkişi Raporu arasındaki en temel fark; Teknik bilirkişi raporu, adli mahkemelerce resmen görevlendirilen yeminli bilirkişiler tarafından yapılan çalışma sonunda sunulan rapordur.

Teknik Uzman Mütalaası / Uzman Görüşü ise müşteki, şüpheli, şikâyetçi, SSÇ (suça sürüklenen çocuk) davacı/davalı vekili vb. herhangi bir sıfatla bir soruşturmanın  / ceza veya hukuki davasının tarafı olanlar tarafından konusunda uzman kişi veya kurumdan davaya konu olayın ve her türden delilin, verilen ifadeler ve yapılan soruşturmada elde edilen bulgular ışığında değerlendirerek hazırlanmış olan teknik bir raporudur.

Uzman Görüşü / Uzman Mütalaası yazacak kişi yada kuruluşun Bilirkişilik Daire Başkanlığı’na bağlı bilirkişi listesinde olmasına gerek yoktur. Vereceği alanda uzman olduğunu belgelemesi ve bilinmesi Uzman Görüşü / Uzman Mütalaası vermesi için yeterlidir.

Talep eden kişi veya makamın farklı olması yapılan çalışmanın da farklı olacağı manasına kesinlikle gelmemektedir. Teknik uzman mütalaası hazırlanması sırasında hukuka ve etiğe aykırı herhangi bir eylemin gerçekleştirilemez. Bu durum olması halinde raporu hazırlayan kişi ve kurumu doğrudan olumsuz etkileyebileceği ve adli, idari veya maddi cezalar doğurabileceği unutulmamalıdır. Ayrıca, hazırlanan raporun bir mahkemede de değerlendirmeye alınacağı ve taraflarca itiraza açık olması nedeni ile uzmanların yapacağı çalışmalarda maksimum özeni göstermesi ve eşitlik ilkesinden sapmamasını garanti altına almaktadır.

Teknik uzman görüşlerinin hem teknik hem de hukuki bakımdan teknik bilirkişi raporu ile eşdeğer olduğunu söylemek yanlış olmamakla birlikte, uzman görüşü almanın diğerine göre belli başlı bazı avantajların da olduğunun bilinmesi gerekir.

Öncelikle, bir kişi veya özel laboratuvardan uzman görüşü almak mahkeme tarafından atanan teknik bilirkişinin raporunu beklemekten çok daha hızlı bir süreçtir. Mahkeme tarafından bir bilirkişinin atanması, bu bilirkişinin çalışmasını tamamlayıp raporunu sunması ve tarafların bu rapora ulaşabilmesi süreci minimum 1,5 yıl (bu günün şartlarında ortalama 2,5 yıldır) olarak değerlendirilmektedir. Buna karşın, özel hizmet veren bir uzman veya laboratuvarda aynı işi için 3 gün ila 15 gün arasında bir sürede gerçekleştirebilmektedir.

Kapsam açısından değerlendirildiğinde, resmi bilirkişi çalışması mahkeme veya savcılık tarafından verilen ve çoğu zaman ayrıntıdan uzak birtakım iş emrileri üzerinden, taraflarla görüşmeden sadece dosyayı incelemek sureti ile gerçekleştirmektedir. Bu durum bilirkişi tarafından değerlendirilmesi ve çözülmesi gereken birçok sorunu da ortaya çıkarmaktadır. Özellikle dosya kapsamı geniş, müşteki ve şüpheli sayısının fazla, incelenecek materyalin fazla, üzerinden zaman geçmiş veya konusu karışık dosyalarda bilirkişilerin, kendilerine verilen zaman ve ücretle doğru orantılı olarak bir çalışma yaptığı da değerlendirilirse, ürettiği raporun yetersiz olabilir.  Önemli fakat küçük bir ayrıntının kaçırılması, bütün bir davayı olumsuz yönde etkilediği yaşanan birçok acı örnekle de sabittir. Hatalı bir bilirkişi raporu verilmişse mahkeme sürecinin sonunda adil bir karar verilmesi mümkün müdür?

Buna karşın, özel kişi veya laboratuvarlarda yapılan çalışmada ise, hem resmi bilirkişinin inceleyeceği tüm materyal ve dosyanın incelenmekte olması, buna ek olarak da kendilerine başvuran tarafların açıklamaları, taraf avukatlarının vereceği ek donelerin sürece dahil edilmesi ile de daha geniş bir perspektiften olayları değerlendirmesi mümkündür. Bu sayede, soruşturma sürecini / dava süreci için önemli ayrıntılar daha açık bir dille ifade edilebilir, olaylar daha net bir şekilde açıklanabilir ve hatta davanın süreci tamamen değişebilir.

UZMAN GÖRÜŞÜ / UZMAN MÜTALAASI’NA NE ZAMAN BAŞVURULUR?

Peki, dava süreci için bu denli önemi olan uzman görüşüne ne zaman başvurulmalıdır?

Uzman görüşüne bir soruşturmanın / davanın her aşamasında başvurulabilir. Soruşturmaya /davaya açılmadan, başlamadan dilekçe verilmeden önce,  hazırlık aşamasında delillerin toplanması, dava sürecine destek olmak ve tarafın kendini daha iyi ifade edebilmesini sağlamak, resmi bilirkişiye gitmeden, resmi bilirkişiye gittiğinde, resmi bilirkişi raporuna itiraz etmek veya bu rapordaki eksik unsurların değerlendirilmesini sağlamak, bir mahkeme kararına itiraz etmek veya temiz süreçlerine katkıda bulunmak gibi birçok amaç veya süreçte uzman görüşü alınabilir.

Adli mercilerin uzman görüşlerine bakışlarının da oldukça olumlu olduğunu belirtmek gerekir. Özellikler adli çevrelerce bilinen ve güvenilen kişiler ile konusunda ileri seviyede uzmanlığı ve iş kapasitesi ile uluslararası standartlarda hizmet veren laboratuvarlardan alınacak uzman görüşlerinin itibari değeri oldukça yüksektir. Hatta bunun ile alakalı Yargıtay kararları dahi mevcuttur. Örnek olarak bunlardan biri; T.C YARGITAY 15.HUKUK DAİRESİ ESAS NO.2015/5127 KARAR NO.2016/4635 KARAR TARİHİ.10.11.2016 Mahkemesi: Ticaret Mahkemesi olarak gösterilebiliriz. Bu kararda “ HMK YARGILAMASINDA ” UZMAN GÖRÜŞÜ-ÖZEL BİLİR KİŞİ RAPORU” MAHKEME ÖZELLİKLE ÖZEL VE TEKNİK BİLGİYİ GEREKTİREN KONULARDA, TARAFIN SUNDUĞU” UZMAN GÖRÜŞÜ”NÜN DAVA KONUSUYLA İLGİLİ OLMASI HALİNDE MUTLAKA DİKKATE ALMAK VE DEĞERLENDİRMEK ZORUNDADIR.” Kararı verilmiştir.

Uzman görüşlerinin kanuna uygun olması, tarafların bu sayede kendini daha net ifade edebilmesi, hızlı ve güvenilir olması, dava süreçlerine olumlu katkılarının olması ve itibari değerlerinin yüksek olması nedeni ile taraflarca talebi gün geçtikçe artmaktadır.  Bu hizmetin ülke çapında yaygınlaşması ile mahkemelerimizin daha hızlı ve doğru kararlar alarak adalet sistemimize pozitif yönde katkı sağlamaya devam etmektedir.

İlgili Yazılar

cisco-ip-telefonlarinda-kritik-guvenlik-acigi-kesfedildi

Cisco IP Telefonlarında Kritik Güvenlik Açığı Keşfedildi

Cisco, IP telefon web sunucusunda kimliği doğrulanmamış bir saldırgan tarafından uzaktan kod yürütülmesine olanak sağlayan kritik bir güvenlik açığının önüne...

2020 Yaz Dönemi Staj Başvuruları Hakkında

Covid-19 salgını nedeniyle 2020 yaz döneminde stajer öğrenci alımı yapılmayacaktır. Fordefence Adli Bilişim Laboratuvarı...
covid-19-tedbirlerinden-mobil-cihaz-temizligi-nasil-olmali

Covid-19 tedbirlerinden Mobil cihaz temizliği nasıl olmalı

Ceo’muz Mustafa SANSAR Haber Global Ana Haber’e ‘Covid-19 tedbirlerinden, Mobil cihaz temizliği nasıl olmalı’ Konularında görüşlerini aktardı. ...