Sosyal medya hem çok eğlenceli hem de tehlikenin ta kendisi! “Sanal ortam” deyip ciddiye almadığımız pek çok husus başımıza dert açabilir. Özel hayatımızın aynası olan hesapları koruma altına almak şart. Zira hepsi birer suç mahaline dönüşebilir!
Hafta başında İstanbul’da bir otelde gerçekleşen Vatan Şaşmaz cinayeti tüm ülkeyi derinden sarstı. Henüz nedeni kesinleşmese de ilk bulgular Şaşmaz’ın saplantılı bir aşkın kurbanı olduğu yönünde. Olayın ardından konu sosyal medyada geniş yer buldu bulmasına ama farklı gelişmeler de izledik; bazı kişiler cinayeti haklı gördü, bazıları da daha ileri giderek cinayetin ardından intihar eden Filiz Aker’i anti-kahraman ilan edip adına sahte sosyal medya hesapları açtı. Tüm bu yaşananlar hepimize saplantılı aşklar ve sosyal medyada yaşanan tacizleri hatırlattı. Bu tarz tehditlerle karşılaştığımızda ne yapmalıyız? Kendimizi nasıl koruyacağız? Benzer olaylarda hukuk bizi nasıl korur, sosyal medyada tavrımız ne olmalı ve psikolojik bozuklukları nasıl tespit edebiliriz? Aklımıza takılan yüzlerce soruyu işin uzmanlarıyla görüştük.
İşte cevaplar…
FORDEFENCE ADLİ BİLİŞİM LABORATUVAR CEO’SU MUSTAFA SANSAR
HAYATI SOSYAL MEDYADA YAŞAR OLDUK
Sosyal medya herkesin, her gün kendi magazin haberini yazdığı bir mecra haline geldi. İnsanlar özel hayatlarını bu mecralardan paylaşırken aslında özel hayatlarıyla ilgili ciddi tehlikelere de kapılarını ardına kadar açmış oluyor. Çünkü ne yazık ki insanın başına derdi yine insan açıyor. Bu konuyu Fordefence Adli Bilişim Laboratuvar CEO’su Mustafa Sansar ile görüştüğümüzde bize şunları söyledi: ‘Sosyal medya insanı’ diye bir tabir oluştu. Makyaj, seyahat, haber, spor, müzik, kişisel gelişim veya magazin gibi birçok konuda sayısız blogger var. Günün büyük çoğunluğunu burada geçiriyorlar, binlere varan paylaşımda bulunuyor ciddi gelir elde ediyorlar.
MAĞDUR MEDYASI
“İnterneti kullanan diğer insanlar bu sosyal medya insanlarını gördükçe kendileri de tabiri yerindeyse ‘meşhur olmak’ ve biraz da para kazanmak için bu işe soyundu. Tabii gün geçtikçe daha farklı olmak veya daha çok takipçi edinmek adına kimi zaman maksadını aşan, kimi zaman hakarete varan, kimi zaman aile ve toplum ahlakını olumsuz yönde etkileyen, çoğu zaman da kanuna aykırı olduğunu bile bile yaptığı olumsuz içerik paylaşımları ile bizlerin karşısına çıkar oldular. Her zaman söylendiği gibi ‘Kontrolsüz güç güç’ değildir. Dolayısı ile kişisel paylaşımlar yani kişisel blogların takipçileri, toplumu etkileyen paylaşımlarının yanı sıra kendilerini de zora sokan birçok durumla karşılaştıklarını görür olduk. Tüm bunların sonucunda ise taciz, hakaret, fiziksel şiddet veya dolandırıcılık kurbanı olan birçok sosyal medya mağduru oluştu. Biz şirket olarak bu konuda birçok kurum ve kişiye danışmanlık verdiğimiz için bu tür davalarla sıklıkla karşılaşıyoruz.”